İçeriğe geç

Av. Turan Canpolat

Malatya Barosuna kayıtlı 25 yıllık bir avukat olan Turan Canpolat’ı, bir sabah erken saatlerde bir müvekkili arayarak örgüt üyesi suçlaması ile evinin aranmakta olduğunu söyler ve bu aramaya katılmasını talep eder. Avukat Canpolat, mesleki hassasiyetin gereği olarak en hızlı şekilde müvekkilinin haklarını korumak için aramaya katılır, yapılan ev aramasında bir takım hukuksuz uygulamalara başvurulmak istenince engel olmaya çalışır ve tespit ettiği hukuksuzlukları tutanağa geçirtir. Birkaç saat sonra telefonla aranarak emniyet müdürlüğüne gelmesinin istenmesi üzerine aynı gün emniyete gider ve varır varmaz kendisine “örgüt üyeliği suçlaması ile gözaltına alındığı” söylenir. Böyle bir olayla karşılaşmak, özellikle bir avukat için şok edici ve onur kırıcı bir durumdur.

Av. Turan Canpolat gözaltına alınmasından üç gün sonra 27 Ocak 2016 tarihinde çıkarıldığı Sulh Ceza Hakimliği tarafından tutuklanır. Bununla birlikte vekilliğini yaptığı, ev araması için kendisinden yardım isteyen müvekkili (M.T.) ise serbest kalmıştır. Bu tarihten önce Av. Turan Canpolat aleyhine verilmiş hiçbir ifade yoktur. Hakkında hiçbir suçlama olmamıştır. Turan Canpolat kendisi hakkında suçlama olmadan tutuklanmıştır. Tutuklanmasından 20 gün sonraya, yani 17 Şubat 2016 tarihine kadar da aleyhine hiçbir delil mevcut olmayacaktır.

Davanın savcısı, hiçbir delil olmadığından dolayı, haksız tutuklamaya gerekçe bulmak için harekete geçmiştir. Daha önce ifadesi alınan M.T. isimli müvekkili, ifadesinde Av. Turan Canpolat’dan hiç bahsetmemişken 17 Şubat 2016 tarihinde, Canpolat’ın tutuklanmasından 20 gün sonra ikinci bir ifade vermiş ve bu ifadesinde Av. Turan Canpolat hakkında hayalî olaylar anlatmış ve avukat müvekkil ilişkisi dışında bir mana ifade etmeyen, aleyhte bir kısım gerçek dışı beyanlarda bulunmuştur.

Av. Turan Canpolat’ın esas şüpheli listesinde de adının olmaması sebebiyle, adının şüpheli listesine eklenmesi gerektiğini düşünürler. Soruşturma dosyasında şüpheli sayısı 10 olarak adlî kayıtlara (UYAP) girdiğinden, bunu değiştirmeden Av. Turan Canpolat’ı soruşturmaya dahil etmek için dosyada daha önce şüpheli olan bir kişinin ismi silinir, resmî belge tahrif edilerek ve suç işlenerek, Av. Turan Canpolat’ın adı sahte olarak hazırlanan ikinci şüpheli listesine eklenir. 

Görevli savcı bir hukuk adamına yakışmayacak skandallar gerçekleştirdikten sonra iddianameyi hazırlar ve Malatya Ağır Ceza Mahkemesinde yargılama başlar. Yargılamanın başlamasından sonra “şüpheli listesinde Turan Canpolat’ın olmadığı, M.C. isimli kişinin olduğu ilk orijinal belge ile sonradan düzenlenmiş ve M.C. isimli kişinin adının kaldırılarak Av. Turan Canpolat’ın adının eklendiği her iki belgenin birlikte dosyada mevcut olduğu” görülür. Tahrif edilen eski belge de dosyada unutulmuştur, bu sayede önceki listeden bir isim çıkartılıp Turan Canpolat’ın ismi eklenerek yeni sahte bir belge oluşturulduğu açıkça ortaya çıkmıştır. UYAP kayıtlarında artık iki ayrı şüpheli listesi vardır. Sahte listenin tarihsiz, imzasız ve onaysız olduğu, 14 Haziran 2016 tarihli duruşmada mahkeme tutanaklarına da geçer. Soruşturmanın sahte belgeye, oluşturulmuş delilere dayalı olduğunun ortaya çıkması ile mahkemenin yaşanan hukuk skandallarına son vermesi ve tutuklu yargılanan Turan Canpolat’ın serbest kalması beklenirken aksine şaşırtıcı bir şekilde Malatya 2. Ağır Ceza Mahkemesi Av. Turan Canpolat hakkında tahliye kararı vermez. Bu durum açıkça göstermektedir ki; mahkeme heyeti özgür iradesi ile hareket etmemekte, baskı ve talimatla karar vermekte, Av. Turan Canpolat üzerinden avukatlık mesleğine dönük bir saldırı yapılmakta, böylece başta Malatya Barosu olmak üzere tüm avukatlara gözdağı verilmek istenmektedir.

Soruşturma başlangıcında aleyhine hiçbir suçlama olmamasına ve sahte delillere rağmen Av. Turan Canpolat, yargılama başladıktan sonra da serbest kalmamıştır. Türkiye’de başvurulabilecek bütün yasal yollara başvurulmuş; fakat hiçbir sonuç alınamamış, yapılan tüm başvurular da reddedilmiştir.

Av. Turan Canpolat yaklaşık 25 yıllık mesleki tecrübeden sonra 2016 yılında haksız yere cezaevine atılmıştır ve 6 yıla yakın bir zamandır da özgürlüğünü elde edebilmek için mücadele etmektedir. Bu zamana kadar Av. Turan Canpolat sesini kendi meslektaşlarına dahi duyuramamıştır.

Turan Canpolat, yapılacak yargılama sonucunda cezalandırılacak olsa bile, suçlama kapsamında alması muhtemel olan cezanın, yargılama süreci boyunca yattığı süreden fazla olması mümkün değildir. Nitekim öngörülen ceza süresi çoktan dolmuş olmasına rağmen infaz mevzuatına aykırı bir şekilde Av. Turan Canpolat tahliye edilmemektedir. Bütün bu hukuksuzluklara ek olarak Av. Turan Canpolat hâlen tek başına bir hücrede tutuklu bulunmaktadır. Dış dünya ile tüm irtibatlarının ortadan kaldırıldığı bir tecrit yaşamaktadır. Özgürlüğüne kavuşacağına dair yeterince umut yoktur. Siyasi davalarda yargıya verilen “gün yüzü görmesin” talimatının bir kurbanı da Av. Turan Canpolat olarak görülmektedir. Av. Turan Canpolat bir avukatın avukatlık yaptığı için cezalandırıldığının ve onun üzerinden başka avukatlara gözdağı verildiğinin örneklerinden biridir. Av. Turan Canpolat soğuk bir hücrede, ağır şartlarda, büyük bir tehlike altında yaşamaya çalışmakta ve çok sevdiği ülkesine hukukun yeniden hakim olacağı, haksızlıkların son bulacağı ve kendisi gibi masumların özgürlüğüne kavuşacağı güzel günleri  beklemektedir.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.