1978 yılında Tunceli’de dünyaya gelen Ebru Timtik, henüz yedi yaşında iken babasını kaybetmiş, annesi ve üç kardeşi ile birlikte hayatına devam etmiştir. Zor şartlarda çocukluk ve gençlik geçiren Ebru, yaşadığı ve gördüğü haksızlıklar neticesinde avukat olmaya karar vermiş ve Atatürk Üniversitesi Erzincan Hukuk Fakültesinden mezun olup İstanbul Barosuna kayıtlı bir avukat olarak çalışmaya başlamıştır.
Çağdaş Hukukçular Derneğinde yöneticilik de yapan Av. Ebru Timtik hep emekçilerin, öğrencilerin ve demokratik haklarını kullanmak isteyenlerin avukatlığını yapmakta iken sadece mesleğini yapıyor diye 2017 yılı Eylül ayında tutuklandı.
Av. Ebru Timtik, İstanbul 37. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından Türk Ceza Kanunu madde 314 ve 220 bağlamında terör suçları isnat edilerek yürütülen bir yargılamadaki 18 avukattan biriydi. Timtik ve meslektaşları 20 Mart 2019 tarihinde en temel usul güvencelerinin ve uluslararası alanda tanınmış adil yargılanma hakkı prensiplerinin ihlal edildiği bir yargılamanın akabinde hüküm giydi. Bu karar, gizli tanık ifadelerine ve sanık avukatlarının erişimine açılmayan, gerçekliği ispat edilmemiş olan bir takım sözde belgelere dayanılarak tesis edildi. Hatta ilk duruşmada tahliye kararı verilmesinin ardından, tahliye kararı veren hakimler görevden alınarak yerlerine yeni bir heyet görevlendirildi ve bu heyet usule aykırı olarak bu tahliye kararını geçersiz kıldı. Savunma avukatlarının duruşmalara katılımları sıklıkla engellendi ve bazı durumlarda duruşma salonundan dahi çıkartıldılar. ‘Örgüt üyeliği’ suçundan Ebru Timtik 13 yıl 6 ay hapse mahkum edildi.
Yargılama sürecinde yaşanan bütün bu usulsüzlüklerin akabinde, Ebru Timtik, diğer bir meslektaşı Aytaç Ünsal ile birlikte Türkiye’de Avukatlar Günü olan 5 Nisan 2020 tarihinde süregelen açlık grevlerini ölüm orucu eylemi olarak sürdüreceklerini duyurdular. Ne yazık ki; Ebru Timtik, gerek kendisinin haksız ithamlara rağmen maruz bırakıldığı ceza hükmünü, gerekse kendisi ve meslektaşları da dahil olmak üzere Türkiye’de binlerce insanın ceza adaleti sisteminde adil yargılanma hakkının temel prensiplerinin ihlal edilmesi nedeniyle mağdur edilmelerini protesto ederken tutuklu bulunduğu cezaevinden sevk edildiği Bakırköy Sadi Konuk Hastanesi’nde 27 Ağustos 2020 günü yaşamını yitirdi. Sekiz avukatın tutuklu yargılandığı dava dosyası Av. Ebru Timtik vefat ettiğinde Yargıtay’da temyizde idi. O sadece mesleğini yapmaya çalışan bir avukattı…
Önünde uzun yıllar olan Av. Ebru hayatını haksızlıklarla mücadele etmek için harcamış ve bu uğurda bir çok fedakarlıklar yapmıştır. Mektubunda da yazdığı gibi annesine bir ev almak istemiş, ancak verdiği mücadeleler sonucu elde ettiği maddi kazançla bu mümkün olmamıştır. Yargılandığı davada sadece adil yargılanma hakkı isteyen Timtik, kör ve sağır vicdanlara bir şeyler anlatmaya, sesini duyurmaya çalıştı ise de mevcut iktidarın kendilerinden olmayanlara olan kin ve öfkesi, yaşananlara gözlerini ve kulaklarını tıkamaları ve onu yargılayan mahkeme heyetinin de iktidardan emir ve talimat alan sözde bir mahkeme olması sebebiyle bu çabası bir karşılık görmedi. O bu hukuksuzluklarla mücadele etmek adına kendi hayatını ortaya koydu.
Ölümünün ardından Avrupa Barolar ve Hukuk Dernekleri Konseyi (CCBE) 2020 yılında Av. Ebru Timtik’e İnsan Hakları Ödülü’nü verdi. İnsan hakları için mücadele eden avukatlara verilen Ludovic Trarieux Uluslararası İnsan Hakları Ödülü’ne bu yıl ölüm orucunda hayatını kaybeden Ebru Timtik ile halen cezaevinde bulunan kız kardeşi Barkın Timtik layık görüldü.